1 Ocak 2021 Cuma

Aile ve annelik

Yeni yılın ilk günü , geçtiğimiz yıla dair son duygu ve duyumsamalarımı yazmak için oturdum. 2020 'e dair  yazmak istediğim unsurlardan iki tanesi kalmıştı. Aile ve annelik.

Ekranda Viyana Filarmoni orkestrasının yeni yıl konseri açık. Benim klasik müzik zevkim de ilgim de oldukça sınırlıdır. Ama bende emeği çok olan halam ve eniştemin hayatları klasik müziktir desem hiç yanlış olmaz. Ailemizin kültür elçileri olarak kendileri , spor elçileri olarak babam ve abim bizi temsil etmiştir yıllar yılı.

Ekranda koskoca orkestra canlı yayın yapıyor bomboş salona. Sonra tüm orkestra, ayağa kalkarak seyirci varmışcasına selamlıyor salonu. O sırada ekrana internetten bağlanan yüzlerce insanın sureti geliyor. O suretlerden birisi olabilmek bile son derece zor olmuş. Bu etkinlik bile  gösterdi ki bu sene, tarihe her türlü farklı yazdırdı kendisini.

Tam yazı yazmaya oturmuştum ki telefonuma gözüm takıldı. Instagramda takip etmek üzere bir hesap adı çıktı karşıma...

''Güzel anılar dükkanı'' adlı. Kendini ''acıya dair herşey '' olarak tasvir eden bir sos ve marmelat dükkanı. 

İşte 2020 dedim. Güzel anılar dükkanı, acısı bol, lezzeti güzel. O kadar tezat,  o kadar zor,  bir o kadar da güzel anılar yaratmamıza vesile olacak kadar basit, çoğu anı şükür dolu. 

2020,  illaki kendinizden başka birisini düşündüğümüz, en basitinden sağlık çalışanları için, onlar iyi oldukça, onlara elimizden gelen desteği verdikçe daha iyi hissettiğimiz bir sene oldu. 

Acı ve güzellik çoğu zaman yanyana idi. Bu yanyanalıktan bolca şükür ortalığa çıktı. 

2020 senesinin bir başka hakim duygusu ''kısıtlar ve engeller'' idi. Ben şahsen bütün bu kısıt ve engellere rağmen eksik yaşamış olsam da eksik hissetmedim.

Eksilmişken, eksik yaşamışken eksik hissetmemek...

Son yıllarda öğrendiğim üzere ben bu dünyaya hasbelkader doğmuşum. Aşırı hareketli ve uykusuz bir oğlan çocuğunu 22 yaşında doğuran annem, 2-3 sene kadar hiç yatak yüzü görmemiş, zayıflıktan bitap düşmüş. Her hafta Ankara'da Hacettepe Üniversitesi acil servise giden abim pek tanınır olmuş o camiada.  Çene yarma, ayağa çivi batma vs derken annem pes etmiş. Gözü ne ikinci çocuk ne başka bir şey görmüş, sadece biraz uyku ve düzen istemiş her fırsatta. Tam biraz rahatladığını düşündüğü sırada, Murat 4,5 yaşlarında iken ise hamile olduğunu öğrenmiş. Ve bebeği aldırmak üzere hastaneye doğru yola çıkacakken halamlara uğramışlar. Ve tam kalkmak üzereyken  annem birden karar değiştirmiş. Ve hastaneye gitmekten vazgeçerek beni doğurmaya karar vermiş.

Vazgeçtiği kararın sonucu, hayattan vazgeçmeyen ben doğmuşum. Bu  hayata doğmak bile şans iken, ben yoldan kararlı dönen bir kadının şansının şansı olmuşum.

Şanslı olduğumu hep çok düşündüm, hep şanslı hissettim. Hissettirildim. Sahip olduğum şansımın en büyük sebepleri şüphesiz içine doğduğum aile ; anne ve babam idi, hep bildim ve teşekkür ettim.

Bugün annemin yokluğunun 29. senesi bitti.  Koskoca 29 sene annemsiz geçti.  Annemin yokluğundan sonra ben çok eksildim ama hiç eksik hissetmedim. 

Beni bu yokluğa nasıl  hazırlamışsa artık, doyumsuz ve aç değil hep bildik bir doygunlukta yürümekteyim hayat denilen bu akışta. 

İşte benim anneliğimin ve aile hayatımın da pandemi ile birlikte  gayesi bu oldu. Engeller ve kısıtlara rağmen doygun hissedebilmek, hissettirebilmek. Hayat akışında eksiklikler bile olsa eksik hissetmemek, hissettirmemek oldu. 

Bunu gaye edinmiş olmam gerçekleştirmiş olmam anlamına gelmiyor elbet. Bu ektiğim tohumların duyumsanabilmesi için zaman akmalı ileriye doğru. Çocuklarımın idrakında ancak bulabileceğim, amacımın nihai sonucunu. Acelem yok. Nasılsa zamana yenik düşmediğini 29 sene sonraki hislerimden biliyorum.

2020'nin ortaya çıkarttığı acı, acının doğurduğu iyilikler, iyiliklerin şükürleri, en mükemmelinden bir ''güzel anılar dükkanı'' olmayacak belki de ama eksik yaşanmışlıklara  rağmen eksilmediğimizin kanıtı olacak. 

Annem gibi. 29 seneye ve  O'nsuzluğa rağmen ki eksik hissetmediğim gibi. 

Tek farkla.

Annemle geçirilmiş zamanların hepsi, en mükemmelinden ''güzel anılar dükkanı'' olarak kalbime kazınmış durumda. 

Ruhun şad, mekanın cennet olsun hayatımda tanıdığım en zarif ve verici kadın, annem.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Hoş geldim!

Yeni yılın ertesi, annemin başka diyarlara intikal edişinin tam göbeği, oğlumun yeni yaşının hemen öncesi bir zamanlardan merhaba! Uzun bir ...